İş Yerinde Negatif İletişim Kültürü: Dönüşebilen Bir Risk, Güçlü Bir Öğrenme Fırsatı
İş hayatında başarı denince akla hedefler, süreçler, kaynak yönetimi ve teknoloji gelir; ancak tüm bu yapı taşlarını birlikte tutan görünmez harç, iletişim kültürüdür. Ofise adım attığınız andan günün son e-postasına kadar seçtiğiniz kelimeler, cümlelerin vurgusu, toplantıların temposu, mesajların açılışı ve kararların kayda geçişi tıpkı bir orkestra gibi işleyişin ritmini belirler. Bu mikro anlar birikerek kurumunuzun hızını, kalite standardını ve güven hissini ya güçlendirir ya da aşındırır.Bu nedenle iletişim kültürü yalnızca “nasıl konuşulduğu” değil; nasıl dinlendiği, uzlaşıldığı ve öğrenildiği ile de ilgilidir. Özenle tasarlanmayan ortamlarda dil savunmacılaşır, ima ve kişiselleştirme artar, ekipler görünmez duvarların ardına çekilir. İyi kurgulandığında ise aynı dil, netlik ve saygı taşıyan bir akışa dönüşür: Toplantılar amacını bulur, yazışmalar ilk paragrafta anlaşılır, kararlar iz bırakır; kurumun nabzı üretken ve dingin bir ritimde atar.